İsrailli fotoğraf sanatçısı Nadav Kander ‘Yangtze, The Long River’ fotoğraf serisinde Çin’in batısından başlayıp, doğusunda denize dökülen nehri takip ederek ülkenin sosyolojik gelişimini belgeledi.
“Aslında niyetim belgesel fotoğrafçılığı yapmak değildi” diyen Nadav Kander, 4.500 km uzunluğundaki nehri metafor olarak kullanıp, ülkedeki bitmeyen değişimi belgelemiş. Amerika nüfusundan fazla insanın etrafında yaşadığı, dolayısıyla gezegenimizdeki her 18 insandan birinin hayatında yer alan Yangtze nehrinin Çin’in manevi ve fiziksel dünyasındaki yeri oldukça önemli. Bu sebeple Nadav Kander’in nehir boyunca çektiği kareler, ister istemez bu ülkenin içinde bulunduğu endüstriyel, ekonomik ve çevresel devinimi belgeler nitelikte.
Çin gelişimi adına, eskiyi sürekli yıkan ve geçmiş dokuyu yok eden bir ülke olduğundan, bir çok kişinin “Neden gelişmek için yok etmemiz gerekiyor” sorusuna muhatap oluyor. Batı ülkelerinde insanların çoğu doğup büyüdükleri evleri, mahalleleri ziyaret edebilirken, Çin’in özellikle gelişmekte olan bölgelerinde bu neredeyse imkansız. Zira insanların hayata başladığı evler, sokaklar, okullar, şehirler hep yenisini yapmak adına yıkılmış.
Nadav Kander’in fotoğrafları bugünü belgeliyorlar ve muhtemelen çok yakında fotoğraflarda gördüklerimiz de yenilerine yer açmak için yıkılacak. Kander’in fotoğrafları bu değişimi göstermesinin ötesinde, bu durumun yarattığı duygusal yüzelselliği ve insanların üstünde bıraktığı tedirginliği de yakalamış olması sebebiyle izleyicisinin üzerinde ciddi bir etki yaratıyor.
Nadav Kander ile seri hakkında yapılmış röportajı aşağıda izleyebilirsiniz;
Serideki tüm fotoğraflar için sanatçının websitesini ziyaret edebilirsiniz.
The images are under copyright © Nadav Kander